Dergide ki Yazının metni;
Tüm Klasikseverler’e Merhaba ;
Ben Aydın Özdemir, 1955 Adapazarı/Sakarya’da doğdum. İ.T.Ü. Makine Fakültesi 1980 mezunuyum. İşim nedeni ile değişik illerde görev yaptım. Şimdilerde Adapazarı’nda ikamet etmekteyim.
Bilindiği gibi yoğunlukla 1970 öncesi 1980 lere kadar Türkiye’de otomobil denilince öncelikli olarak Amerikan Otomobilleri gelirdi. İlkokul ve Ortaokul hatta Lise yıllarımda Adapazarı denilince aklımda kalan ilk görüntülerden biri Uzunçarşı paralelinde ara sokak’ı körüklü makinalarla fotoğraf çeken şipşak’çılarla paylaşan Amerikan Otomobiller’in taksi durağı gözümün önüne gelir. 1967 yılından itibaren 1975 yılına kadar Ankara ile yoğunlukla bağlantım oldu. 1969 yılında Ankara Atatürk Lisesinde Lise öğrenimime başladım. Bu yıllarda Ankara’da taksi dolmuşların %90’nı SW Amerikan Otomobilleri idi. Kendimi ödüllendireceğim zaman, cebimde de artırabildiğim biraz fazla param varsa o dolmuş sırasına girip özellikle de ön koltukta oturarak yolculuk yapmak en keyifli anlarımdan biri idi. Şoför’in vites değiştirmesi, km ibresinin kadrandaki salınarak hareket edişini seyrederken zaman hızla geçerdi. Bu yıllar benim Otomobil, bugünlere ait olarak ta Klasik Otomobil tutkumun ateşinin başladığı dönemlerdi. 1974 yılında Üniversite öğrenimi için İstanbul’a geldiğimde de birçok hatta Amerikan Otomobiller’in dolmuş yaptığı dönemlerdi.
Yıllar boyunca bir Klasik Otomobil sahibi olabilmek olanağını yakalayamadım. 2004 yılında Adapazarı’na döndüğümde önce alacağım Klasik’in garajını oluşturdum. Sonrasında uzunca bir süredir internet üzerinden takip ettiğim 1978 Camaro Z28’i Kayseri’den aldım. Camaro benim ilk Klasik Otomobilimdir. Ailede özel bir yeri var. Gerek çizgileri, gerek rengi gerekse gücü ile farklı bir klasik.
En son sahip olduğum Klasik’im 1968 Buick Riviera. Ankara seyahatlerimde hemen her seferinde ziyaret ettiğim Anıtkabir Aslanlı Yol girişinin 200mt. kadar yan tarafında Özvardar Otomobil galerisine de zaman zaman uğrayıp hem klasikleri görmek hem de gerek Arif Amca ve oğlu Sedat ile sohbet etmek için uğrardım. 2009 yılı son aylarında internet’te Özvardar Otomobil den satılık ilanı gözüme çarptı. O dönemde henüz Amerika’da olan otomobilin satış ilanı çıkmıştı. İlk andan itibaren ilgimi çeken bu klasik için Sedat(Özvardar) ile telefonlaştık ve bu otomobil Türkiye’ye geldiğinde bana haber vermesini rica ettim. 2010 yılı başlarında Riviera Ankara’ya geldi. İlk görmeye gittiğimde alma kararını veremedim. Bir hafta kadar sonra oğlumla birlikte 2. Defa görmeye gittiğimde oğlum Kemal’in teşvik’i ile bu klasik’i 17 Şubat 2010 yılında aldım.
Bu klasik V8,430cui, 360HP, 644Nm motor özelliklerinde hem konfor hem de sportif sürüş niteliklerine sahip bir Coupe. Koldan Otomatik, Klima, Elektrikli Ön Koltuk,4 Cam Elektrikli Kumanda, Otomatik Anten, Orijinal çalışan Radyosu, Deri Koltuklar vb. bir çok özelliklere sahip ve nerede(!) ise otomobilin yarısı ön ve arka kromaj tamponlardan oluşan bir olağandışı güzellik.
Riviera’yı aldığımda hemen hemen tamamı ile hazır durumda idi. 4 yeni lastik, klima bakımı, öntakım ve yürüyenin gözden geçirilmesi ile artık İKOD(İstanbul Klasik Otomobilciler Derneği) gezilerine hazır hale geldi. O dönemden bugüne kadar Çanakkale, Selanik(Yunanistan), Varna(Bulgaristan), Edirne ve benzer birçok gezi organizasyonlarına birlikte yolculuk ettik. Bu birlikteliklerdeki keyif, tüm sorunlardan uzaklaşma hatta arınma duygusu gibi hemen her şeyin üstünde duygular olduğunu söylersem yeteri kadar ifade edebildiğimi düşünüyorum.
Tüm Klasikseverler’e de benzer keyifler yaşamaları dileklerimle.
Selam ve sevgiler.
26.02.2013
Aydın Özdemir
http://www.autoturkiye.com/
Beğenilen: 0
